11-01-2007, 14:07
birazda balıkçı palavralarını anlatayım malum havalar ve işten güçten balığa gidemiyoruz eskileri karıştıralım dedik
bizim oranın en meşhur balıkçıları (yayın avı) kel burhan, tıkır yaşar (tıkırik), saddam (bilal), bursalı (çingenedir asıl adı tahir ve asıl adını kimse bilmez herkes lakabını bilir), kel enver (kel burhanın kardeşi), yörük necati ve laz memet. bunların balık anılarını iddia laşmalarını ve palavralarını çok dinlemişimdir. kendilerini methetmek için balıkçılık konusunda en çok palavra atan tıkır yaşardı. balık tutarlardı çok defa birliklte de balığa gitmişliğim var ama pireyi de deve yaparlardı çoğu kez.
tıkır yaşardan başlayayım, oltacıdır ama elle de çok balık tutar ufak tefek zayıf kara kuru bişey olmasına karşın suyun altında çok uzun süre kalabilir.
kırk merdiven adıyla anılan manyas gölüyle bir akarsuyun birleştiği bölgeye gitmişler burası çok derin ve adını halk arasında söylenen hikayeye göre derinliğini ölçmek için kırk tane merdiveni eklemişlerde ancak dibine erişmişler ondanmış ve balıkların çok bol olduğu bi yerdir.
şimdi anlatmaya başladı bu kahvede otururken. kırk merdivende köylüler ejderha var diye söylenti yaymışlar. bu ejderha insanlarada saldırıyomuş suya girince. bunlarda korkusuz kahramanlar ya ejderha yı yakalamaya gitmişler. bi bakmışlarki köylülerin ejderha dediği devasa bi kara balık (yayın) neyse derinlik 15 metre falanmış tıkır yaşarın söylemesi. bakmış kara balık yüzüyo. ağlarla hemen etrafını sarmışlar. balık etrafı sarılınca hemen bi çalılığın dibine yatmış yaşarda almış zıpkını eline yüze yüze oraya gitmiş çalıların üzerine çıkıp balığa zıpkını öyle bir saplamış ki (elle kullanılan yabaya benzer zıpkın uzun saplı) balık can acısıyla bir çırpınmış büyük bi gümbürtü kopmuş tabi çalılıktaki tüm diğer balıklar korkudan etrafa dağılmışlar kaçanların hepsi ağlara takılmış ağlar bembeyaz olmuş. ve karabalık kaçmaya başlamış göle doğru. tıkır yaşarda zıpkını bırakmamış ama balık kaçmasın diye balık suyun üzerinde yüzüyo yaşarda zıpkını kavramış balığın sırtında göle doğru gidiyolar. görenler tıkır yaşarı sörf yapıyo zanennedermişler. biryandanda tıkır bağırıyomuş burhan necatiiiiii yetişin gidiyo balık onlarda karadan koşuyolar ip atcaklar yaşara balığı bağlıcak tıkır yaşar çekcekler kıyıya. neyse yaşar bi hamle yapmış balığı geri döndürmüş balık bu sefer kıyıya yakın yüzmeye başlamış geri dönüşünde kafasına saplı zıpkın varya sersemlemiş iyice. sonra yaşar zıpkını çıkarmış tekrar saplamış çıkarıp tekrar saplamış sonra balığa sarılıp ters çevirmiş suyun içinde balık yorulmuş sırtında yaşarla yüzmesi kolaymı
ters dönünce hızıda kesilmiş balığın hemen necati yetişmiş arkadan kel burhan iple bağlamışlar boynundan çekmişler kıyıya tam tamına 310 kiloluk yayınmış :0507::0507::0507: sonra ağları toplamışlar ağları çekemiyolar balıktan dolayı her görü bolu boş hiç yeri yok ağdanda 450 kilo balık çıkmış 

necatinin anlatımıyla ağdan 15-20 kilo kadar balık çıkmış ve yayın 30 kilo kadarmış. kel burhanın anlatımıyla ağdan 7-8 kilo balık çıkmış yayında 11-12 kilo kadarmış. (bunların en abartısız anlatanı kel burhandır)
gelelim kel burhanın ve yörük necatinin hikayesine şuan da manyas termal kaplıcalarının olduğu bölgeye balığa gitmişler bir yere dalmışlar tıkır yaşar ve yörük necati dalmışlar ikisi içerde ejderhalar varmış (bunların deyimiyle çok büyük yayın varmış) ve kel burhan da elinde zıpkın dışarda derin olmayan yerde bekliyor. derken içerden bir tanesi bir fırlamış ve kel burhanda balığa zıpkın bir hamle yapmış. fakat zıpkının tek dişi saplanmış balığın kafasına. ve balık can acısıyla kurtulmak için çırpınırken kel burhana bir kuyruk vurmuş, zaten zayıf biri olan (50-55 kg) kel burhan boylu boyunca suya devrilmiş balıkta zıpkın kafasında saplı kaçıyo yörük necati koşmuş hemen birde o saplamış belinden balık çırpınamamış bile yörük necati 110-115 kg'lık birisi balığı yakalamışlar
yörük necatinin demesine göre 70 kilo tıkır yaşara göre 87 kilo kel burhana göre 20 kilo civarında bir balıkmış :0521::0521:
gelelim saddama bunlar bir gün kara dereye (manyas gölünü ulubat gölüne bağlayan kanal) gitmişler bunun 100'lük misinese kocaman bi kara balık gelmiş ve bir çakmiş bunuda suya buda misineyi salmış sonuna kadar 50 metre misine bitmiş oltanın tahtası elinde kalmış balık bir çekmiş bunu suya ama buda bırakmamış tahtayıbalıkla beraber yüzüyolar. balık bunu 1 km kadar sürükledikten sonra yorulmuş durmuşlar buda yüze yüze kıyıya çıkmış balığı çekmişler diğerlerinin yardımıyla balık 110 kiloluk yayınmış


gelelim bursalı ve kel envere bu ikisi kara dereye gitmişler derede üç saat kalmışlar tam tamına 458 tane kara balık yakalamışlar hepside 7-8 kiloluk balıkmış ve oltayla yakalamışlar. sonrada derenin oradan yol kenarına çıkınca gelen geçen arabalarla herkes almış balıkları evede ikişer tane götürmüşler.
enverde olan olta melzemesi kimsede yok muş 8 bintane karabalık iğnesi varmış onda iki tane kesme şeker kutusu ağzı ağzına doluymuş :boss:
bursalıda da olan misinede hepsini açsa balıkesire gider gelirmiş okadar çokmuş (balıkesir manyas arası 1 buçuk saatlik yol)
laz memedin abartısı yok ama onun başka bir yönü var ben hayatım da onun kadar hızlı misine toplayan birini görmedim. makina olsa onun kadar çabuk saramaz. 1 kiloluk balıklar resmen suyun üstünde sörf yaparak gelirdi kıyıya
birde balık tutarken dünyayı unuturdu ölüyom desen ses vermezdi.
hayatı balık olmuş dere kenarında sabahlardı balığa gittiği zaman dere kenarında da yatardı çoğu kez. o kadar konsantre olurdu ki balık oltasına geldiği zaman yanında naomi champbell soyunsa faretmez yada faretsede dönüp bakmazdı balığı kaçıracağım diye :0507::0507:
tıkır yaşarın bir yatışı vardı dere kenarında yurken kafası neresi ayakları neresi anlayamazdınız öyle bir toplanıp uyurdu.
yörük necati hiç kimse balık tutamadığı yerden o balık tutarmış balık olmasa bile o balığı bulurmuş
hiç kimse onun kadar balıkçılığı bilmezmiş ötekilerede balık tutmasını o öğretmiş. bir defasında elle tuttuğu yayını eşşeğe yüklemişte eşşek çökmüş kalmış köyden traktör gelmişde ona yükleyip götürmüşler :0508::0508::0508::0508:
kel burhanın yakaladığı bir balığı 100'lük misineyle çekememişler ellede sepetli motorsikletle zorlana zorlana çekmişler sudan
neyse bu kadar yeter malum balığa gidemiyoruz balık anıları olsun dedim
hep balık muhabbeti mi olacak birazda balıkçı palavraları olsun
bizim oranın en meşhur balıkçıları (yayın avı) kel burhan, tıkır yaşar (tıkırik), saddam (bilal), bursalı (çingenedir asıl adı tahir ve asıl adını kimse bilmez herkes lakabını bilir), kel enver (kel burhanın kardeşi), yörük necati ve laz memet. bunların balık anılarını iddia laşmalarını ve palavralarını çok dinlemişimdir. kendilerini methetmek için balıkçılık konusunda en çok palavra atan tıkır yaşardı. balık tutarlardı çok defa birliklte de balığa gitmişliğim var ama pireyi de deve yaparlardı çoğu kez.
tıkır yaşardan başlayayım, oltacıdır ama elle de çok balık tutar ufak tefek zayıf kara kuru bişey olmasına karşın suyun altında çok uzun süre kalabilir.
kırk merdiven adıyla anılan manyas gölüyle bir akarsuyun birleştiği bölgeye gitmişler burası çok derin ve adını halk arasında söylenen hikayeye göre derinliğini ölçmek için kırk tane merdiveni eklemişlerde ancak dibine erişmişler ondanmış ve balıkların çok bol olduğu bi yerdir.
şimdi anlatmaya başladı bu kahvede otururken. kırk merdivende köylüler ejderha var diye söylenti yaymışlar. bu ejderha insanlarada saldırıyomuş suya girince. bunlarda korkusuz kahramanlar ya ejderha yı yakalamaya gitmişler. bi bakmışlarki köylülerin ejderha dediği devasa bi kara balık (yayın) neyse derinlik 15 metre falanmış tıkır yaşarın söylemesi. bakmış kara balık yüzüyo. ağlarla hemen etrafını sarmışlar. balık etrafı sarılınca hemen bi çalılığın dibine yatmış yaşarda almış zıpkını eline yüze yüze oraya gitmiş çalıların üzerine çıkıp balığa zıpkını öyle bir saplamış ki (elle kullanılan yabaya benzer zıpkın uzun saplı) balık can acısıyla bir çırpınmış büyük bi gümbürtü kopmuş tabi çalılıktaki tüm diğer balıklar korkudan etrafa dağılmışlar kaçanların hepsi ağlara takılmış ağlar bembeyaz olmuş. ve karabalık kaçmaya başlamış göle doğru. tıkır yaşarda zıpkını bırakmamış ama balık kaçmasın diye balık suyun üzerinde yüzüyo yaşarda zıpkını kavramış balığın sırtında göle doğru gidiyolar. görenler tıkır yaşarı sörf yapıyo zanennedermişler. biryandanda tıkır bağırıyomuş burhan necatiiiiii yetişin gidiyo balık onlarda karadan koşuyolar ip atcaklar yaşara balığı bağlıcak tıkır yaşar çekcekler kıyıya. neyse yaşar bi hamle yapmış balığı geri döndürmüş balık bu sefer kıyıya yakın yüzmeye başlamış geri dönüşünde kafasına saplı zıpkın varya sersemlemiş iyice. sonra yaşar zıpkını çıkarmış tekrar saplamış çıkarıp tekrar saplamış sonra balığa sarılıp ters çevirmiş suyun içinde balık yorulmuş sırtında yaşarla yüzmesi kolaymı



necatinin anlatımıyla ağdan 15-20 kilo kadar balık çıkmış ve yayın 30 kilo kadarmış. kel burhanın anlatımıyla ağdan 7-8 kilo balık çıkmış yayında 11-12 kilo kadarmış. (bunların en abartısız anlatanı kel burhandır)
gelelim kel burhanın ve yörük necatinin hikayesine şuan da manyas termal kaplıcalarının olduğu bölgeye balığa gitmişler bir yere dalmışlar tıkır yaşar ve yörük necati dalmışlar ikisi içerde ejderhalar varmış (bunların deyimiyle çok büyük yayın varmış) ve kel burhan da elinde zıpkın dışarda derin olmayan yerde bekliyor. derken içerden bir tanesi bir fırlamış ve kel burhanda balığa zıpkın bir hamle yapmış. fakat zıpkının tek dişi saplanmış balığın kafasına. ve balık can acısıyla kurtulmak için çırpınırken kel burhana bir kuyruk vurmuş, zaten zayıf biri olan (50-55 kg) kel burhan boylu boyunca suya devrilmiş balıkta zıpkın kafasında saplı kaçıyo yörük necati koşmuş hemen birde o saplamış belinden balık çırpınamamış bile yörük necati 110-115 kg'lık birisi balığı yakalamışlar
yörük necatinin demesine göre 70 kilo tıkır yaşara göre 87 kilo kel burhana göre 20 kilo civarında bir balıkmış :0521::0521:
gelelim saddama bunlar bir gün kara dereye (manyas gölünü ulubat gölüne bağlayan kanal) gitmişler bunun 100'lük misinese kocaman bi kara balık gelmiş ve bir çakmiş bunuda suya buda misineyi salmış sonuna kadar 50 metre misine bitmiş oltanın tahtası elinde kalmış balık bir çekmiş bunu suya ama buda bırakmamış tahtayıbalıkla beraber yüzüyolar. balık bunu 1 km kadar sürükledikten sonra yorulmuş durmuşlar buda yüze yüze kıyıya çıkmış balığı çekmişler diğerlerinin yardımıyla balık 110 kiloluk yayınmış



gelelim bursalı ve kel envere bu ikisi kara dereye gitmişler derede üç saat kalmışlar tam tamına 458 tane kara balık yakalamışlar hepside 7-8 kiloluk balıkmış ve oltayla yakalamışlar. sonrada derenin oradan yol kenarına çıkınca gelen geçen arabalarla herkes almış balıkları evede ikişer tane götürmüşler.
enverde olan olta melzemesi kimsede yok muş 8 bintane karabalık iğnesi varmış onda iki tane kesme şeker kutusu ağzı ağzına doluymuş :boss:

bursalıda da olan misinede hepsini açsa balıkesire gider gelirmiş okadar çokmuş (balıkesir manyas arası 1 buçuk saatlik yol)
laz memedin abartısı yok ama onun başka bir yönü var ben hayatım da onun kadar hızlı misine toplayan birini görmedim. makina olsa onun kadar çabuk saramaz. 1 kiloluk balıklar resmen suyun üstünde sörf yaparak gelirdi kıyıya

birde balık tutarken dünyayı unuturdu ölüyom desen ses vermezdi.
hayatı balık olmuş dere kenarında sabahlardı balığa gittiği zaman dere kenarında da yatardı çoğu kez. o kadar konsantre olurdu ki balık oltasına geldiği zaman yanında naomi champbell soyunsa faretmez yada faretsede dönüp bakmazdı balığı kaçıracağım diye :0507::0507:
tıkır yaşarın bir yatışı vardı dere kenarında yurken kafası neresi ayakları neresi anlayamazdınız öyle bir toplanıp uyurdu.
yörük necati hiç kimse balık tutamadığı yerden o balık tutarmış balık olmasa bile o balığı bulurmuş
hiç kimse onun kadar balıkçılığı bilmezmiş ötekilerede balık tutmasını o öğretmiş. bir defasında elle tuttuğu yayını eşşeğe yüklemişte eşşek çökmüş kalmış köyden traktör gelmişde ona yükleyip götürmüşler :0508::0508::0508::0508:
kel burhanın yakaladığı bir balığı 100'lük misineyle çekememişler ellede sepetli motorsikletle zorlana zorlana çekmişler sudan
neyse bu kadar yeter malum balığa gidemiyoruz balık anıları olsun dedim
hep balık muhabbeti mi olacak birazda balıkçı palavraları olsun
