Bursa'nın içme suyu ihtiyacını karşılayan Doğancı Barajı'nı besleyen nilüfer çayı kirlilik kurbanı oldu. Nilüfer çayında toplu balık ölümleri başladı. çevreciler "osmangaziye bağlı çaybaşı köyü sınırlarındaki maden suyu fabrikaları atıklarını çaya bırakıyor. yetkililer bir an önce önlem almalı. fabrikalar arıtmalarını kurmalı." dediler. (09.07.2007 posta gazetesi)
maalesef büyük şehirlerdeki nehirler dereler
çok kirlendi ve canlı yaşamını yok ediyor önlem
deniyor ama yapılmıyor neyazıkki herkes bu konularda
duyarlı olmalı yaşam kaynağı yok edilmemeli.
Ya Fikret kardeş bu duyarsız insanlar o kadar vicdansızlar ki o kadar yani. Allah kahretsin böylelerini.
Geçen hafta Aydın -Sultanhisar'a bağlı Malgaçemir köyüne gittim. Beydağ'dan çıkıp Aydın ovasına doğru akan MALGAÇ ÇAYI vardır. Bu çayın Güvendik Köyü yakınlarında küçük bir gölet vardır.
Gölet yakınında bulunan zeytin yağı fabrikasının SİĞME denilen atık suyunu gölete akıtıp; Köylünün çay balığı diye adlandırdığı ala balıkların kökünü kurutmuşlar. Küçük çapaklar bile kalmamış.
Gerekli yerlere; Nazilli'deki Avukat arkadaşım ile birlikte dilekceleerimizi verip, Kanuni tahkikatı başlattık.
Dayımın kiracısı olan bu fabrika işletmecisinide "arıtma tesisini yapmadığı taktirde seneye kontratı yenilimi" diyerek dayımı ikna ettim.
BÖYLELERİNİ DE ; BU GEREKİR.
Arkadaşlar hiç üzülmeyelim hak ettiğimiz gibi yaşıyoruz, mecliste olan insanlar içimizden çıktılar, duygusuzluklarına, vurdumduymazlıklarına bakıp ta onların uzaydan geldiğini sanmayalım . Onları biz gönderdik oraya. . Ama merak etmeyelim doğa zaten bize verdiklerini geri alacaktır.Bizim de ondan aldıklarımızı geri alacaktır günü gelince. Bu hep böyle olmuştur, insanlar fani dünya daimi.
Artık bu tip haberleri duymak istemeyen bizlerin sayısı çoğaldıkça doğaya bu kötülüğü yapanların azalacağı umudunu hiç yitirmedim. Tabiki bu günün sorunlarının dünün çözümleri olduğunu untmadan