25-08-2007, 18:19
Sevgili dostlar, gonuldaslar, ayni heyacani yasamayi haz edinmis doga severler. İnaniyorumki dogaya asik olmayan hic bir kimse, ne balikci nede avci olabilir. Bunu senelerdir yaptigim kara ve deniz avciliginde tanistigim tum dostlardan edindigim izlenimler geregi soyluyorum.
Baligi nasil yakaladigimi merak eden arkadaslarin ozeline yazmaktansa, genele yazmayi uygun buldum. Kurt denizci dostum Diran'in kaptanliginda Saros da sabah 6.30 da flosla zargana yakalamaya basladik. ikisi rod holder a takili, uclarinda flos olan uc kamisla yarim saatte ikisi buyuk boy, bes zargana yakaladiktan sonra, akya, sinarit karisimi buyuk ava baslamak icin, daha once bildigimiz yerlere dogru 20 mt sularinda gezinmeye basladik. Bir takim yarim kg kursunla dipten giderken digeri 300 gr kursunla orta sularda cekilmeye baslanmisti. Deep sounder 11 mt sularini gosterdiginde her zamanki korunmamiz gereken topuga takilacagimizi beklerken cıkrigin ciriltisi denizin sessizligini bozmaya baslamisti. Yere takildik diye diger takimi toplayip takildigimiz yere dogru donmeye basladik. Oltada herhangi bir hareket olmayisi tahminimi guclendiriyordu. Tam takildigimiz yere geldigimizde kamisi kitleyip sertce cekince takilan asma kursunun yerden koptugunu hissettim. Ancak hemen arkasindan olta siddetle agirlasti,buyuk bir vurus aldim. ancak bu kisa zamanda misina teknenin altinda kalmisti. Buyuk bir gucle cekildim, bos bulundugum icin dizlerimin uzerine kupsteye dustum ve kamis elimden cikmak uzere iken suyun uzerine cikan kurun teknenin alt omurgasina takilinca kursun misinayi kesti ve kamis elimden dusmekten kurtuldu. Tipki misinayi pervaneye kaptirmis gibi bir histi. Yanilmiyorsam buyuk bir orfozdu misinayi bu kadar geren. Zarganayi alip bir tasa girmisti.
Buyuk bir moral bozuklugu kizginlik, kaptana serzenis, sanszizliga inanis arasi bocolama.... Yeni bir takim yapmaya baslarken, kaptan dostum Diran onceden baglamis oldugum bir takim cikardi. 80 lik kostek ucunda iki uc kulaclik 130 luk flora karbon ve 09 fransiz igneler. Kalan zarganam o kadar buyuk degildi, ama baligi kacirmanin kizginlik ve hirsi bu takimi kulllanmayi yegliyordu. Av tekrar baslamisti, ama kuskunluk devam ediyordu. Hic konusmuyorduk. Bir sate kalmadi, cıkrigin o inanilmaz cıgliklari duyulmaya basladi. Diran ne yapayim deyince sakin elleme birak gidebildigi kadar gitsin dedim. Ben, yaklasik 200 mt birakilmis diger oltayi toplayip kursunlarini ve canli zarganayi livara koyona kadar cirilti kesilmemişti. Kamisi elime aldigimda buyuk mucadelenin kacinci kez tekrar basladigini hissediyordum. Butun korkum balik cok buyuk olursa, hem cekip hemde nasil kakici vuracaktim. Cunku dostum Diran'in ,eski deniz kurdunun elleri eskisi kadar hunerli degildi. Misinaya olan guvencim eski tecrubelerle cikrigi ne kadar frenliyecegimi iyi biliyordum. 40 dakikalık mucadele sonucu kamisa yaklasik 25-30 kg yuk vererek baligi pes ettirmistim. Ancak benimde pazilarim sismisti.Balik gelmeye baslamisti. Benimde endiselerim.... Balik bir kac metre sularina geldiginde endiselerim iyice arrti. Goruntu suyun altinda inilmaz boyutta idi. Tek basima... Kamisi belirli fren ayarinda rod holder a taktim ve misinanin ucunu Diran'a verdim. Sonra muhteşem kakici elime almistim. Balik bir metreye yaklastiginda teknenin altina hamle yapinca bir an genemi diye aklim karisti.... Misinaya ikimiz bir asilinca muhtesem kafa suyun ustune cikmisti. Haydi Zafer sira sende.... Evet, kakic baligin kafasini delif kemige oturdu. Goz goze gelmistik. Bir hamle... bir daha.... Teknenin uzerinde, o kocoman guzel gozleri sanki benden daha saskin... nasil oldu?... der gibiydi... Yazlik sitenin iskelesine geldigimizde zafer sarhoslugumuz hala devam ediyordu.....
Darisi tum oltaci kardeslerime.
Baligi nasil yakaladigimi merak eden arkadaslarin ozeline yazmaktansa, genele yazmayi uygun buldum. Kurt denizci dostum Diran'in kaptanliginda Saros da sabah 6.30 da flosla zargana yakalamaya basladik. ikisi rod holder a takili, uclarinda flos olan uc kamisla yarim saatte ikisi buyuk boy, bes zargana yakaladiktan sonra, akya, sinarit karisimi buyuk ava baslamak icin, daha once bildigimiz yerlere dogru 20 mt sularinda gezinmeye basladik. Bir takim yarim kg kursunla dipten giderken digeri 300 gr kursunla orta sularda cekilmeye baslanmisti. Deep sounder 11 mt sularini gosterdiginde her zamanki korunmamiz gereken topuga takilacagimizi beklerken cıkrigin ciriltisi denizin sessizligini bozmaya baslamisti. Yere takildik diye diger takimi toplayip takildigimiz yere dogru donmeye basladik. Oltada herhangi bir hareket olmayisi tahminimi guclendiriyordu. Tam takildigimiz yere geldigimizde kamisi kitleyip sertce cekince takilan asma kursunun yerden koptugunu hissettim. Ancak hemen arkasindan olta siddetle agirlasti,buyuk bir vurus aldim. ancak bu kisa zamanda misina teknenin altinda kalmisti. Buyuk bir gucle cekildim, bos bulundugum icin dizlerimin uzerine kupsteye dustum ve kamis elimden cikmak uzere iken suyun uzerine cikan kurun teknenin alt omurgasina takilinca kursun misinayi kesti ve kamis elimden dusmekten kurtuldu. Tipki misinayi pervaneye kaptirmis gibi bir histi. Yanilmiyorsam buyuk bir orfozdu misinayi bu kadar geren. Zarganayi alip bir tasa girmisti.
Buyuk bir moral bozuklugu kizginlik, kaptana serzenis, sanszizliga inanis arasi bocolama.... Yeni bir takim yapmaya baslarken, kaptan dostum Diran onceden baglamis oldugum bir takim cikardi. 80 lik kostek ucunda iki uc kulaclik 130 luk flora karbon ve 09 fransiz igneler. Kalan zarganam o kadar buyuk degildi, ama baligi kacirmanin kizginlik ve hirsi bu takimi kulllanmayi yegliyordu. Av tekrar baslamisti, ama kuskunluk devam ediyordu. Hic konusmuyorduk. Bir sate kalmadi, cıkrigin o inanilmaz cıgliklari duyulmaya basladi. Diran ne yapayim deyince sakin elleme birak gidebildigi kadar gitsin dedim. Ben, yaklasik 200 mt birakilmis diger oltayi toplayip kursunlarini ve canli zarganayi livara koyona kadar cirilti kesilmemişti. Kamisi elime aldigimda buyuk mucadelenin kacinci kez tekrar basladigini hissediyordum. Butun korkum balik cok buyuk olursa, hem cekip hemde nasil kakici vuracaktim. Cunku dostum Diran'in ,eski deniz kurdunun elleri eskisi kadar hunerli degildi. Misinaya olan guvencim eski tecrubelerle cikrigi ne kadar frenliyecegimi iyi biliyordum. 40 dakikalık mucadele sonucu kamisa yaklasik 25-30 kg yuk vererek baligi pes ettirmistim. Ancak benimde pazilarim sismisti.Balik gelmeye baslamisti. Benimde endiselerim.... Balik bir kac metre sularina geldiginde endiselerim iyice arrti. Goruntu suyun altinda inilmaz boyutta idi. Tek basima... Kamisi belirli fren ayarinda rod holder a taktim ve misinanin ucunu Diran'a verdim. Sonra muhteşem kakici elime almistim. Balik bir metreye yaklastiginda teknenin altina hamle yapinca bir an genemi diye aklim karisti.... Misinaya ikimiz bir asilinca muhtesem kafa suyun ustune cikmisti. Haydi Zafer sira sende.... Evet, kakic baligin kafasini delif kemige oturdu. Goz goze gelmistik. Bir hamle... bir daha.... Teknenin uzerinde, o kocoman guzel gozleri sanki benden daha saskin... nasil oldu?... der gibiydi... Yazlik sitenin iskelesine geldigimizde zafer sarhoslugumuz hala devam ediyordu.....
Darisi tum oltaci kardeslerime.