3 kişi cumartesi öğlen yola çıktık ve pazar günü akşama doğru geri döndük. İstanbulda israil sazanından başka sazan türleri çıkan bir yer bulduğuma çok sevindim. Göl o kadar kalabalık ki gece bile olta atıcak yer bulmak imkansız. Gölün heryeri balık tutanların ışıklarıyla aydınlanıyor.O kadar insana rağmen balık tutan sayısı çok nadir. Balık her yeme , her takıma gelmiyor. Geldiğinde de kıyıya almak çok zor. Çünkü dibi çok çalılık. Gene de kısmetimizdekileri aldık.Gelen balıklar en az 1 kg geliyor. Beraber gittiğmiz Sebahattin abi aynı hafta içinde farklı günlerde 9 , 12 , 16 kg luk balıklar almış. O kadar büyük bir balık alamasak da yine de güzel bir gün geçirdik. 8 tane balık yakaladık. Yem olarak mısır kullandık. 50 gr gezer kurşunla birlikte.
Merada çok iri yayın ve turnalar da var. Yanımızda avlananlardan birinin sazan oltasına yaklanan kızılkanata daha sonra da turnanın o balığa saldırmasıyla yaklaşık 5 kiloluk turnayı çıkardı.
Rasgele...
(Telefonum serviste olduğu için resimler iyi değil kusura bakmayın)
Rusan sazanlar kallaviymiş , tebrikler Afiyet olsun
Gittiğin göl bayağı verimli bir avlağa benziyor.En azından çeşit olarak
" Çoğu zaman mesele Tanrı'nın ne olduğu değil , bizim onda ne gördüğümüzdür.Sevgi dolu olanlar merhameti görür , zalim olanlar şiddeti . Zeki olanlar aklı görür , aptal olanlar kör inancı , alimler bilimi görür , cahiller mucizeyi "
Çeşit çok Nedim abi ama yakalamak ve gölün içindeki otlardan kıyıya çıkarmak çok zor. Zaten bu yüzden orda çok balık var bence. Çünkü gölün etrafı boğazdaki balıkçılar kadar kalabalık.
Orhan abi aslında bizim gittiğimz yerde yemlik balık çok var turna için. Ordan tutup ilerlere senin dediğin yere gitmek lazım. Fakat bizi götüren Sebahattin abi sadece sazandan zevk alıyor. Bu yüzden de sazana olta attık. Bir de taş ocaklarına uzak sayılırdık. Araba olmadan gidemezdik oraya.