14-09-2009, 19:50
(Son Düzenleme: 14-09-2009, 23:56, Düzenleyen: Bahadır Sarıca.)
Merhaba sevgili amatör balıkçı dostlar,
Bu hafta kısmet balıksız av raporlarınaymış.
Zaten herkesin bol balıklı hafta sonu raporu var, bu başlık boş mu kalsın.Emrinizdeyim
Cumartesi akşamı Faruk abiyle konuşurken bu şekilde geçen diyaloğun sonucu ; “Bahadır Faruk abinin raporuna bakacak” şeklinde oluştu. Faruk abi de boş rapor baksın diye ben de bunu yazıyorum.
Hem de Zeytineli’ne gitmek isteyen arkadaşlara da biraz son durumdan bahsetmiş oluruz.
Daha önceleri de ne demiştik; Balığa gidince tutulacak diye bir kaide yok
(http://www.amatorbalikci.net/showthread.php?t=9463) Gerçi amaç olan balık tutma da olsa fena olmaz.
Pazar sabaha karşı “yok hava müsaade edecek mi?yok yağmur mu” derken yola koyulduk. Botlarımız şişik vaziyette büyük kapalı kamyonette hazır olduğundan, yola çıkmamız uzun sürmedi. Yemlerimizi (yengeç, mamun ve sülünez) de aldıktan sonra Urla’da bizi bekleyen Haluk hocamı(kendisi bizim sitemize Haluk Deniz adıyla üyedir, ayrıca “Amatör Olta Balıkçılığı ve Balık Tutma Teknikleri” adlı kitabı mevcuttur.) da alarak ver elini Zeytineli.
Bu arada Zeytineli yolundan biraz bahsedeyim.Yol çok kötü değil.Ama yolun üzerinde dalga formunda(yaklaşık 20cm de bir) oldukça çok engebe var. Bu dalga formu asfaltta yapılan hız azaltıcı tümseklere benziyor. Bu da araç ve yolcular için biraz sıkıntılı…Yere yakın araçla gitmek bence zor(benim araba dağılırdı sanırım)
Sabah 07.30 gibi oltalarımız su ile buluştu. Haluk hocamla ben, Yılmaz kardeşimle de Vural iki ayrı bot olarak avlandık. Arkadaşlar çupra için sabah suyunda yemli avlanmak istediler. Sabah suyunda Yılmaz dışında balık alan olmadı.(Zaten gün boyu Yılmaz dışında balık alan da olmadı
) Çok yakın avlanmamıza rağmen bizde tık yok. 
Çok geçmeden çiftlik çalışanları yanımızda bitti. Avlandığımız bölgeden ayrılmamızı istediler. Daha açığa çıkın diye uyardılar. Yılmaz’ın istememesine rağmen mecburen ayrıldık. Yılmaz’ın balıkları aldığı yer midye çiftliklerine çok yakın olan bölge. Burada balığın olduğu belli. Diğer taraflarda bulunan bir çok teknede de küçük ısparoz ve karagöz dışında bir şey yoktu. Bizdeki ısparoz ve yavru karagözler suya iade edildi. Gün boyu değişik bölgeleri denedik ama nafile. Sıfır balık.
Daha sonra bütün koy kıyılarını(yaklaşım 2-3km) Haluk hocamla birkaç sefer taradık. Sırtıda da bir şey bulamadık. Biz sırtıdayken Yılmaz sabah aldığı lidakilerin çupraya dönüşmesi hayaliyle midye çiftliklerine tekrar yaklaşarak bir adet çuprayı kıstırmış. Ama çiftlik çalışanları resmen devriye geziyor.Hemen uzaklaştırmışlar gene. Biz ise tatsızlık çıkmasın diye bir daha o bölgeye uğramadık. Gidecek arkadaşlar şunu bilsinler; Çiftlik çalışanları her yerde avlanmanıza kesin müsaade etmiyorlar. Bir çiftlik teknesi bu iş için sürekli geziyor. Birkaç tekne ağız dalaşına girdi. Mecburen onlar da ayrılmak zorunda kaldılar.
İşte balıksız geçen Zeytineli çıkartma(ma)mız bu şekilde gelişti. Dönüşte bot ve motor temizliği vs derken oldukça yoruldum. Bundan sonra botla çıktığım avlarda Nihat’ın da dediği gibi;
yalnızca sıtıya yada yalnızca yemliye gitmeyi düşünüyorum. Balık alamadım ama dostlarla olmak çok keyifliydi. Başta Haluk hocam olmak üzere Yılmaz kardeşime ve Vural’a çok teşekkür ederim. Gelirken de Haluk hocama takılmamak olmazdı; “Hocam kitabını yazdığınız ama duayı eksik tuttunuz sanırım ” diyerek bol bol güldük.
Kısmet gene başka bahara kaldı.
Herkese keyifli ve balık olan avlar dilerim.
Bu hafta kısmet balıksız av raporlarınaymış.


kasap100 yazdı:Aynen abi.Aldık aldık, alamadık senin rapora bakarız.
Albatros-gr yazdı:kim-kimin raporuna bakacak kayip
Cumartesi akşamı Faruk abiyle konuşurken bu şekilde geçen diyaloğun sonucu ; “Bahadır Faruk abinin raporuna bakacak” şeklinde oluştu. Faruk abi de boş rapor baksın diye ben de bunu yazıyorum.

Daha önceleri de ne demiştik; Balığa gidince tutulacak diye bir kaide yok

Pazar sabaha karşı “yok hava müsaade edecek mi?yok yağmur mu” derken yola koyulduk. Botlarımız şişik vaziyette büyük kapalı kamyonette hazır olduğundan, yola çıkmamız uzun sürmedi. Yemlerimizi (yengeç, mamun ve sülünez) de aldıktan sonra Urla’da bizi bekleyen Haluk hocamı(kendisi bizim sitemize Haluk Deniz adıyla üyedir, ayrıca “Amatör Olta Balıkçılığı ve Balık Tutma Teknikleri” adlı kitabı mevcuttur.) da alarak ver elini Zeytineli.
Bu arada Zeytineli yolundan biraz bahsedeyim.Yol çok kötü değil.Ama yolun üzerinde dalga formunda(yaklaşık 20cm de bir) oldukça çok engebe var. Bu dalga formu asfaltta yapılan hız azaltıcı tümseklere benziyor. Bu da araç ve yolcular için biraz sıkıntılı…Yere yakın araçla gitmek bence zor(benim araba dağılırdı sanırım)
Sabah 07.30 gibi oltalarımız su ile buluştu. Haluk hocamla ben, Yılmaz kardeşimle de Vural iki ayrı bot olarak avlandık. Arkadaşlar çupra için sabah suyunda yemli avlanmak istediler. Sabah suyunda Yılmaz dışında balık alan olmadı.(Zaten gün boyu Yılmaz dışında balık alan da olmadı



Daha sonra bütün koy kıyılarını(yaklaşım 2-3km) Haluk hocamla birkaç sefer taradık. Sırtıda da bir şey bulamadık. Biz sırtıdayken Yılmaz sabah aldığı lidakilerin çupraya dönüşmesi hayaliyle midye çiftliklerine tekrar yaklaşarak bir adet çuprayı kıstırmış. Ama çiftlik çalışanları resmen devriye geziyor.Hemen uzaklaştırmışlar gene. Biz ise tatsızlık çıkmasın diye bir daha o bölgeye uğramadık. Gidecek arkadaşlar şunu bilsinler; Çiftlik çalışanları her yerde avlanmanıza kesin müsaade etmiyorlar. Bir çiftlik teknesi bu iş için sürekli geziyor. Birkaç tekne ağız dalaşına girdi. Mecburen onlar da ayrılmak zorunda kaldılar.
İşte balıksız geçen Zeytineli çıkartma(ma)mız bu şekilde gelişti. Dönüşte bot ve motor temizliği vs derken oldukça yoruldum. Bundan sonra botla çıktığım avlarda Nihat’ın da dediği gibi;
LeVrEkCi yazdı:tahmin etmiştim yorgun olabileceğini,neyse balıklarda gelmeye başlarsa yorgunluk kalmaz,ben bahadırın yerinde olsam sırtı çekerdim gün boyu büyük ihtimalle güzel balıklar alır sırtıda.
yalnızca sıtıya yada yalnızca yemliye gitmeyi düşünüyorum. Balık alamadım ama dostlarla olmak çok keyifliydi. Başta Haluk hocam olmak üzere Yılmaz kardeşime ve Vural’a çok teşekkür ederim. Gelirken de Haluk hocama takılmamak olmazdı; “Hocam kitabını yazdığınız ama duayı eksik tuttunuz sanırım ” diyerek bol bol güldük.

Herkese keyifli ve balık olan avlar dilerim.
İnsanlar başaklara benzerler; içleri boşken başları havadadır, doldukça eğilirler.(Montaigne)
Ava ve avına saygı duyan tüm dostlara rastgele...
Ava ve avına saygı duyan tüm dostlara rastgele...