08-12-2010, 14:30
Zokalı takım ile lüfer avı; bu balığın yatak yaptığı yerler ile sonbahar aylarında Karadeniz’den Ege Denizine, ilkbahar aylarında da Ege Denizinden Karadeniz’e göçleri sırasında zaman, zaman kanaldan çıkıp, yem yemek için yanlayarak istavrit, hamsi, sardalye gibi balıkları sıkıştırdıkları İstanbul ve Çanakkale boğazlarındaki akıntının nispeten az olduğu koylarda yapılır.
Ayrıca Marmara Denizi’nin Anadolu ve Trakya sahillerinin 10-15 kulacı geçmeyen derinliklerinde, göç etmeyerek Marmara Denizi’nde kalmış olan yerli lüfer balıkları ile boğazlardan geçişleri sırasında Marmara Denizine yayılan lüfer balıklarının avında da zokalı takım kullanılarak çok verimli ve zevkli avlar gerçekleştirilir.
Zokalı takım ile en verimli lüfer avı genellikle güneş battıktan sonra teknede yakılan lüks lambasının ya da benzeri kuvvetli bir ışık kaynağının aydınlatması altında gece saatlerinde yapılır. Bunun yanı sıra lüfer balığının çok bol olduğu, eskilerin değimiyle “Curum” yaptığı zamanlarda da gündüz saatlerinde zokalı lüfer takımı ile çok güzel ve bereketli avlar yapmak mümkündür.
Olta Takımının Hazırlanması
Öncelikle zokalı lüfer takım düzeneğini ince misinalardan oluşturmakta fayda vardır. İnce misina ile hazırlanmış bir lüfer takımı çok avcı ve hassas olur. Takımın suya karşı direnci az olduğu gibi yakamozda yapmaz.
Mantar veya kasnağa oltanın ana bedeni olarak 55 kulaç (100m) uzunluğunda 0.50mm kalınlığında gamı alınmış, yatık bir misina sarılır. Sarım işlemi bittikten sonra bu misinanın boşta kalan ucuna 1 no (2cm) fırdöndü bağlanır. Bu fırdöndünün boşta kalan diğer ucuna 3 ince misinadan düz büküm yapılarak hazırlanan yaklaşık 1m uzunluğunda ve adına kolçak denilen misina bağlanır. Kolçağın boşta kalan diğer ucuna yine 1 no (2cm) fırdöndü bağlanarak sabitlenir. Derin su takımlarında kolçak kullanılmasının amacı; fırdöndüleri çalıştırarak takımın gam yapmasını önlemek içindir. Şayet 3’lü büküm yapılması bilinmiyorsa, kolçak ana beden misinası ile aynı kalınlıkta tek bir misinadan oluşturulur. Kolçağın ucuna bağladığımız fırdöndünün boşta kalan halkasına 1-1.5 kulaç uzunluğuna 0.25-0.35mm kalınlığında şeffaf beyaz renkli beden misinası bağlanır. Beden misinasının sonuna da avlanılacak meranın derinliğine, akıntı durumuna ve tutulması amaçlanan balığın büyüklüğüne uygun şekil ve ağırlıkta bir zoka takılır. Kullanılacak zoka bedene bağlanmadan önce balıkların dikkatini çekmesi ve daha avcı olması amacıyla cıva ile parlatılır. Bazı durumlarda avlanılan meranın derinliğine ve akıntının hızına göre takımın dibe daha çabuk indirilmesi ve oltanın akıntının tesiri ile uçmaması ve apiko (dik) vaziyette durması için takıma ilave ağırlık eklemek gerekebilir. Bunun içinde kolçağın fırdöndülerinin önüne bir veya birden fazla takriben 15-20gram ağırlığında zokadan daha hafif yaprak halinde kıstırma ismi verilen kurşun parçası sarılır. Bu ilave kıstırmalar oltanın dibe çabuk inmesini, deniz dibinin kolay bulunmasını, bedenin apiko vaziyette durmasını sağlamasının yanı sıra, balık yakalandığında da olta yukarı çekilirken bedenin geldiğini de haber verir ve beden kulacının belirli olması nedeniylede, beden ona göre çekilerek zoka ucundaki balık hesaplı bir şekilde salıncaklandırılarak ve sandalın küpeştesine çarptırılmadan içeri alınır. Dikkat edilecek önemli bir hususta takıma ilave edilecek olan her bir kıstırmanın ağırlığının zokanın ağırlığından daha az olmasıdır. Eğer kıstırma zokadan daha ağır olursa dibin bulunmasında zorluk yaşanır ve dibe inerken kıstırma zokadan önce inerek bedeni dolaştırır. Örneğin 30gramlık bir zoka kullanıyorsak, takıma ilave edeceğimiz her bir kıstırmanın ağırlığı 25gram civarında olmalıdır.
Zokalı takım ile avlanılırken zoka iğnesinin dibine 4-5cm uzunluğunda misinadan kasa yapılarak ikinci bir iğne daha bağlanır ve bu iğneye “Hırsız” adı verilir. Hırsız iğnenin faydası büyüktür. Lüfer balığı yemi genellikle ucundan ısırıp kopararak zokaya yakalanmadan yemin yarısını götürür ve zoka iğnesinde parçalanmış olarak kalan yemede bir daha itibar etmez. Yemin ucuna iliştirdiğimiz hırsız iğne işte bu bakımdan çok yararlıdır ve zokaya gelen balığın yakalanmasını garanti eder.
Ayrıca Marmara Denizi’nin Anadolu ve Trakya sahillerinin 10-15 kulacı geçmeyen derinliklerinde, göç etmeyerek Marmara Denizi’nde kalmış olan yerli lüfer balıkları ile boğazlardan geçişleri sırasında Marmara Denizine yayılan lüfer balıklarının avında da zokalı takım kullanılarak çok verimli ve zevkli avlar gerçekleştirilir.
Zokalı takım ile en verimli lüfer avı genellikle güneş battıktan sonra teknede yakılan lüks lambasının ya da benzeri kuvvetli bir ışık kaynağının aydınlatması altında gece saatlerinde yapılır. Bunun yanı sıra lüfer balığının çok bol olduğu, eskilerin değimiyle “Curum” yaptığı zamanlarda da gündüz saatlerinde zokalı lüfer takımı ile çok güzel ve bereketli avlar yapmak mümkündür.
Olta Takımının Hazırlanması
Öncelikle zokalı lüfer takım düzeneğini ince misinalardan oluşturmakta fayda vardır. İnce misina ile hazırlanmış bir lüfer takımı çok avcı ve hassas olur. Takımın suya karşı direnci az olduğu gibi yakamozda yapmaz.
Mantar veya kasnağa oltanın ana bedeni olarak 55 kulaç (100m) uzunluğunda 0.50mm kalınlığında gamı alınmış, yatık bir misina sarılır. Sarım işlemi bittikten sonra bu misinanın boşta kalan ucuna 1 no (2cm) fırdöndü bağlanır. Bu fırdöndünün boşta kalan diğer ucuna 3 ince misinadan düz büküm yapılarak hazırlanan yaklaşık 1m uzunluğunda ve adına kolçak denilen misina bağlanır. Kolçağın boşta kalan diğer ucuna yine 1 no (2cm) fırdöndü bağlanarak sabitlenir. Derin su takımlarında kolçak kullanılmasının amacı; fırdöndüleri çalıştırarak takımın gam yapmasını önlemek içindir. Şayet 3’lü büküm yapılması bilinmiyorsa, kolçak ana beden misinası ile aynı kalınlıkta tek bir misinadan oluşturulur. Kolçağın ucuna bağladığımız fırdöndünün boşta kalan halkasına 1-1.5 kulaç uzunluğuna 0.25-0.35mm kalınlığında şeffaf beyaz renkli beden misinası bağlanır. Beden misinasının sonuna da avlanılacak meranın derinliğine, akıntı durumuna ve tutulması amaçlanan balığın büyüklüğüne uygun şekil ve ağırlıkta bir zoka takılır. Kullanılacak zoka bedene bağlanmadan önce balıkların dikkatini çekmesi ve daha avcı olması amacıyla cıva ile parlatılır. Bazı durumlarda avlanılan meranın derinliğine ve akıntının hızına göre takımın dibe daha çabuk indirilmesi ve oltanın akıntının tesiri ile uçmaması ve apiko (dik) vaziyette durması için takıma ilave ağırlık eklemek gerekebilir. Bunun içinde kolçağın fırdöndülerinin önüne bir veya birden fazla takriben 15-20gram ağırlığında zokadan daha hafif yaprak halinde kıstırma ismi verilen kurşun parçası sarılır. Bu ilave kıstırmalar oltanın dibe çabuk inmesini, deniz dibinin kolay bulunmasını, bedenin apiko vaziyette durmasını sağlamasının yanı sıra, balık yakalandığında da olta yukarı çekilirken bedenin geldiğini de haber verir ve beden kulacının belirli olması nedeniylede, beden ona göre çekilerek zoka ucundaki balık hesaplı bir şekilde salıncaklandırılarak ve sandalın küpeştesine çarptırılmadan içeri alınır. Dikkat edilecek önemli bir hususta takıma ilave edilecek olan her bir kıstırmanın ağırlığının zokanın ağırlığından daha az olmasıdır. Eğer kıstırma zokadan daha ağır olursa dibin bulunmasında zorluk yaşanır ve dibe inerken kıstırma zokadan önce inerek bedeni dolaştırır. Örneğin 30gramlık bir zoka kullanıyorsak, takıma ilave edeceğimiz her bir kıstırmanın ağırlığı 25gram civarında olmalıdır.
Zokalı takım ile avlanılırken zoka iğnesinin dibine 4-5cm uzunluğunda misinadan kasa yapılarak ikinci bir iğne daha bağlanır ve bu iğneye “Hırsız” adı verilir. Hırsız iğnenin faydası büyüktür. Lüfer balığı yemi genellikle ucundan ısırıp kopararak zokaya yakalanmadan yemin yarısını götürür ve zoka iğnesinde parçalanmış olarak kalan yemede bir daha itibar etmez. Yemin ucuna iliştirdiğimiz hırsız iğne işte bu bakımdan çok yararlıdır ve zokaya gelen balığın yakalanmasını garanti eder.