05-10-2007, 17:04
Değerli arkadaşlar bire bir şahit olduğum bu anımı sizlerle paylaşmak istedim lütfen okuyun çok önemli
sivasın gürün kazasının bir küyunde ben o zamanlar 11 yaşındayım malum oralarda bütun köpekler kangaldı eskiden .
yıl 1972 malum bileniniz vardır kışları köy yerlerinde erkekler pek kalamaz büyuk şehirlere çalışmaya giderler
yan komşumuz durmuş amca o yıl gurbete gidenlerdendi
o yıl öyle bir kar varki tabiri yerine olur metrelerce köyün 13 km batısında devlet kara yolu var sivas malatya bağlantı yolu devamlı açık tutulmağa çalışılıyor bu yol
neyse durmuş amca istanbulda rahatsızlanıyor doktorlar çalışamazsın dön memeleketine diyorlar durmuş amaca devlet yol ayrımına kadar geliyor saat gündüz 11 gibi bakıyorki hava güzel güneş pırıl pırıl kar çok ama sertleşmiş 40 yılını geçirdiği köyu ona gore az ilerde idi durmuş amaca yönünü köye çevirmiş gele dursun.
Gece saat 9 malum kışın saat dokuz demek koylerde herkesin uykuya daldığı saatlerdir yan taraf komşumuzun yani durmuş amcaların evinde kızılca kıyamet koptu ahırda bağlı olan onların bir kangalı vardı
yav hayvanın bağırtısı uluması bizim evi bie yıkıyordu
babam o yıl evde idi annemi yanına aldı kalk hanım bu hayvanda bir iş var soralım bakalım ne oluyor diye evden çıktılar
done teyze kapıyı açtı bize abdullah dayı bu hayvana bir şey oldu ne yapsam sesini kesmiyor dedi
Babam hayvanın yanına gitti adı tito idi bu asil hayvanın
tıto ne oldu neyin var kuzum hayvan zinciri koparırcasına beni çoz diyordu sanki babam zinciri çozmesiyle ustumuzden atladığı gibi bir ok gibi fırladı arkasında köyun öteki köpekleride onu takipe aldılar
ay dolun ay ama ruzgar çıkmış kar savruntusu vardı
yaşlı bir ali amca vardı bir baktım o geldi oğlum dedi kim varsa takip edin bu hayvanı mutlaka bir şey vardır dedi köyün o yıl gurbete gitmeyen gençleri titonun peşinde malum silahlanıp yola çıktılar Gelelim durmuş amcanın durumuna durmuş amca üç beş km gelince tatlı bir rüzgar çıkıyor savrulan karlarla yönunu kayıp edip farklı yöne gidiyor durmüş amcamız oldukça yorgun ve hasta artık yapacak bir şeyin kalmadığının farkında
gece ayazıda iyice çökünce artık kurtuluşun kalmadığını bilerek gittikçe hızlanan rüzgar teslim olmuş olan durmuş amcayı bahrına basmaya çalışırcasına uzerine karyığıyordu
durmuş amca artık donmak uzere ve kendinde değil
Ama soluyarak kendisini orada çıkarmağa gelen bir dostu dahi fark edemiyordu tito kendi sıcaklığını ona vererek onu hem sürüklüyor hemde kollarında silkeliyordu donmasın diye giden abiler anlattı en az150 metre sürükleme izi var gece saat 2 ye geliyordu gürültüye çıktık gençler durmuş amcayı yere uzatıp karla bir güzel ovdular sonra adam cağız kendine geldiğinde olayı anlatanlara benim titomun bana geleceğini hisetmiştim dedi
sivasın gürün kazasının bir küyunde ben o zamanlar 11 yaşındayım malum oralarda bütun köpekler kangaldı eskiden .
yıl 1972 malum bileniniz vardır kışları köy yerlerinde erkekler pek kalamaz büyuk şehirlere çalışmaya giderler
yan komşumuz durmuş amca o yıl gurbete gidenlerdendi
o yıl öyle bir kar varki tabiri yerine olur metrelerce köyün 13 km batısında devlet kara yolu var sivas malatya bağlantı yolu devamlı açık tutulmağa çalışılıyor bu yol
neyse durmuş amca istanbulda rahatsızlanıyor doktorlar çalışamazsın dön memeleketine diyorlar durmuş amaca devlet yol ayrımına kadar geliyor saat gündüz 11 gibi bakıyorki hava güzel güneş pırıl pırıl kar çok ama sertleşmiş 40 yılını geçirdiği köyu ona gore az ilerde idi durmuş amaca yönünü köye çevirmiş gele dursun.
Gece saat 9 malum kışın saat dokuz demek koylerde herkesin uykuya daldığı saatlerdir yan taraf komşumuzun yani durmuş amcaların evinde kızılca kıyamet koptu ahırda bağlı olan onların bir kangalı vardı
yav hayvanın bağırtısı uluması bizim evi bie yıkıyordu
babam o yıl evde idi annemi yanına aldı kalk hanım bu hayvanda bir iş var soralım bakalım ne oluyor diye evden çıktılar
done teyze kapıyı açtı bize abdullah dayı bu hayvana bir şey oldu ne yapsam sesini kesmiyor dedi
Babam hayvanın yanına gitti adı tito idi bu asil hayvanın
tıto ne oldu neyin var kuzum hayvan zinciri koparırcasına beni çoz diyordu sanki babam zinciri çozmesiyle ustumuzden atladığı gibi bir ok gibi fırladı arkasında köyun öteki köpekleride onu takipe aldılar
ay dolun ay ama ruzgar çıkmış kar savruntusu vardı
yaşlı bir ali amca vardı bir baktım o geldi oğlum dedi kim varsa takip edin bu hayvanı mutlaka bir şey vardır dedi köyün o yıl gurbete gitmeyen gençleri titonun peşinde malum silahlanıp yola çıktılar Gelelim durmuş amcanın durumuna durmuş amca üç beş km gelince tatlı bir rüzgar çıkıyor savrulan karlarla yönunu kayıp edip farklı yöne gidiyor durmüş amcamız oldukça yorgun ve hasta artık yapacak bir şeyin kalmadığının farkında
gece ayazıda iyice çökünce artık kurtuluşun kalmadığını bilerek gittikçe hızlanan rüzgar teslim olmuş olan durmuş amcayı bahrına basmaya çalışırcasına uzerine karyığıyordu
durmuş amca artık donmak uzere ve kendinde değil
Ama soluyarak kendisini orada çıkarmağa gelen bir dostu dahi fark edemiyordu tito kendi sıcaklığını ona vererek onu hem sürüklüyor hemde kollarında silkeliyordu donmasın diye giden abiler anlattı en az150 metre sürükleme izi var gece saat 2 ye geliyordu gürültüye çıktık gençler durmuş amcayı yere uzatıp karla bir güzel ovdular sonra adam cağız kendine geldiğinde olayı anlatanlara benim titomun bana geleceğini hisetmiştim dedi
