İstanbul boğazında sarıyer kireçburnundan sarayburnu na kadar olan taramalarımdaki gözlemler pek iç açıcı değil lüfer henüz kaybolmuş değil ama uzun uğraş gerektiriyor ve çeçilecek yerin önemi büyük her zaman benim için büyük sorun olan ilk sabah suyuna nerede bakacağım nereyi sececeğim olmuştur o çok değerli sabahın ilk saatlerinde nereyi seçmem gerektiği şu aralar çok önemli neyse neresi olursa olsun bir yerde sabah suyuna bakılacaktı bundada yine sürprizlerle dolu sarayburnunu seçtim
Önce bir ertesi günün akşam üzeri ve akşamına döneyim sonra sabah suyuna bakalım
İlk iş kireçburnundan başladım at çek yaptım ve birşey alamadım yemliciler vardı ve oturmuşlar karşı kıyıları seyredip çekirdek çıtlıyorlardı bir yarım saat deneyip topladım tası tarağı ileriye doğru ilerledim tarabyaya gelmeden bir iki koydada 5-6 atış yapıp oralardanda birşey çıkmayınca tarabyada rapalaya devam ettim buradada pek bereket yoktu uzunca bir aradan sonra akşam gün batımı hava lodosdan poyraza dönmüştü ve dün,eveli günkü balık yapma düzeni bozulmuştu bence sular değişmişti ve haliyle balığın pozisyonuda bozulmuş olacaktı yani bir önceki gün alınan çinekop bu sefer aynı verimlilikte olmayacaktıki öylede oldu bir önceki gün yemli çinekopta yüzü gülenlerin bu sefer pek yüzü gülmüyordu gün batımı tarabya önü iyi istavrit yaptı çapariyle oda ara ara biraz yemlik istavrit yapıp istinyeden kıyıları dolaşmama gerek görmedim ve doğru kabataşa kontrole ve çay içmeye beşiktaştan indim burada taze istavrit sorun olmuştu kabataşda gündüz yemliyle balık alınmış gece ise pek verim yoktu oradan geçtim karaköye herzamanki mekanım olan karaköyde 1-2 aydan beridir sabah suyuna bakmamıştım içimden bir ses sabahına buraya bakmak istedi ama sarayburnu mahsenin önüde içimi kemiriyordu üsküdarda kemiriyor ama öğle saatlerinde oradan dönüş trafiği üsküdarı elememe sebep oluyordu bir arkadaşında desteğiyle sarayburnu mahsende karar kıldık sabah ezanından önce mahsenin önündeydik ama ayakta uyuyordum resmen arkadaş sağolsun takım taklavatları mekana yerleştirmiş benimde bir yarım saat içim geçmiş o arada baktım hava ışımış hemen harekete geçtim ve uzun bir aradan sonra gecede devam eden poyrazın ilk sabahına at çeke başladım
makinemin çift kafası var birinde 0.45 sarılı diğerinde 0.28
0.45 olan kafayı taktım 150 gr kurşun taktım4.5 mt beden boyu yaptım bedenide 0.33 oskar ınvısiline kullandım rapala olarakta aşağıda resimdeki bana göre gümüş sahtesi olan river seayı kullandım (en altta solda) Big game e hazırdım ve lüferle olan dansımızda ilk atışımla başlamış bulundu.
Açık sollu atıp dibi bulabiliyordum akıntı demek o kadar hızlı değildi ama sular yinede akıyordu 4-5 atıştan sonra yarı yolda beklenen misafir river seayı beğenmiş olacakki tadına bakma şerefine nail oldu bende balığı hissetme ve takımın ucunda geliyor olma keyfi ve huzuruna erdim balığı havaya kaldırıp kayalara alınca kayaların arasına düştü ama arkadaşın 2-3 dakikalık uğraşısıyla kovanın engin sularına sevgili lüferi serbest bıraktık
Bölgede o anda çıkan ilk lüferdi ve bölge halkı balığı görünce kamışlarını ve takımlarını daha bir hırsla öttürmeye başladılar benden sonra diğer katılımcılardanda 3 lüfer çıktı ve o günkü sabah suyu 4 lüferle sonuçlandı 10 gibi bölgeden ayrıldık ve gördüğünüz gibi sarayburnu iyi lüfer yapıyor ne kadar iyi ? o kadar insanda 4 lüfer çıkacak kadar iyi hatta fısıltı gazetesi nasıl çalışıyor arkadaşın kabataşdaki diğer arkadaşları arayıp oradaki durumu öğrenip Harun abi kofana aldı diyecek kadar objektif bir gazete... ibo niye kofana diyorsun diyorum boş ver biraz şişirelim diyor neticede kofana değil ama iyi kaba bir lüfer
arkadaşı kabataşa bıraktım kabataştada yemliye yatmışlar ve oradanda yemlide 3 tane aynı büyüklükte lüfer çıktı 11 gibi ayrıldım kabataştan ve gün boyu ne oldu bilemiyorum yarın yani cuma günü poyrazın 2. günü olacak ve belki suyun akım şartları dipteki hayatı birazdaha şekillendirmiş olacak kimbilir
Bu kadar yazı bir lüfer içinmi derseniz evet bir lüferin değil ama onu yakalayan kişini günlüğü olarak düşünebilirsiniz birde yazasım geldi
Başımdaki şapka kulağımda bir ağrı meydana geldi onu rüzgardan korumak için yani henüz kar yağmadı
resimdeki karagözde güzelcedeki balıkcı ağlarından çıkmış çok hoş bir balıktı resimlemek istedim
Önce bir ertesi günün akşam üzeri ve akşamına döneyim sonra sabah suyuna bakalım
İlk iş kireçburnundan başladım at çek yaptım ve birşey alamadım yemliciler vardı ve oturmuşlar karşı kıyıları seyredip çekirdek çıtlıyorlardı bir yarım saat deneyip topladım tası tarağı ileriye doğru ilerledim tarabyaya gelmeden bir iki koydada 5-6 atış yapıp oralardanda birşey çıkmayınca tarabyada rapalaya devam ettim buradada pek bereket yoktu uzunca bir aradan sonra akşam gün batımı hava lodosdan poyraza dönmüştü ve dün,eveli günkü balık yapma düzeni bozulmuştu bence sular değişmişti ve haliyle balığın pozisyonuda bozulmuş olacaktı yani bir önceki gün alınan çinekop bu sefer aynı verimlilikte olmayacaktıki öylede oldu bir önceki gün yemli çinekopta yüzü gülenlerin bu sefer pek yüzü gülmüyordu gün batımı tarabya önü iyi istavrit yaptı çapariyle oda ara ara biraz yemlik istavrit yapıp istinyeden kıyıları dolaşmama gerek görmedim ve doğru kabataşa kontrole ve çay içmeye beşiktaştan indim burada taze istavrit sorun olmuştu kabataşda gündüz yemliyle balık alınmış gece ise pek verim yoktu oradan geçtim karaköye herzamanki mekanım olan karaköyde 1-2 aydan beridir sabah suyuna bakmamıştım içimden bir ses sabahına buraya bakmak istedi ama sarayburnu mahsenin önüde içimi kemiriyordu üsküdarda kemiriyor ama öğle saatlerinde oradan dönüş trafiği üsküdarı elememe sebep oluyordu bir arkadaşında desteğiyle sarayburnu mahsende karar kıldık sabah ezanından önce mahsenin önündeydik ama ayakta uyuyordum resmen arkadaş sağolsun takım taklavatları mekana yerleştirmiş benimde bir yarım saat içim geçmiş o arada baktım hava ışımış hemen harekete geçtim ve uzun bir aradan sonra gecede devam eden poyrazın ilk sabahına at çeke başladım
makinemin çift kafası var birinde 0.45 sarılı diğerinde 0.28
0.45 olan kafayı taktım 150 gr kurşun taktım4.5 mt beden boyu yaptım bedenide 0.33 oskar ınvısiline kullandım rapala olarakta aşağıda resimdeki bana göre gümüş sahtesi olan river seayı kullandım (en altta solda) Big game e hazırdım ve lüferle olan dansımızda ilk atışımla başlamış bulundu.
Açık sollu atıp dibi bulabiliyordum akıntı demek o kadar hızlı değildi ama sular yinede akıyordu 4-5 atıştan sonra yarı yolda beklenen misafir river seayı beğenmiş olacakki tadına bakma şerefine nail oldu bende balığı hissetme ve takımın ucunda geliyor olma keyfi ve huzuruna erdim balığı havaya kaldırıp kayalara alınca kayaların arasına düştü ama arkadaşın 2-3 dakikalık uğraşısıyla kovanın engin sularına sevgili lüferi serbest bıraktık
Bölgede o anda çıkan ilk lüferdi ve bölge halkı balığı görünce kamışlarını ve takımlarını daha bir hırsla öttürmeye başladılar benden sonra diğer katılımcılardanda 3 lüfer çıktı ve o günkü sabah suyu 4 lüferle sonuçlandı 10 gibi bölgeden ayrıldık ve gördüğünüz gibi sarayburnu iyi lüfer yapıyor ne kadar iyi ? o kadar insanda 4 lüfer çıkacak kadar iyi hatta fısıltı gazetesi nasıl çalışıyor arkadaşın kabataşdaki diğer arkadaşları arayıp oradaki durumu öğrenip Harun abi kofana aldı diyecek kadar objektif bir gazete... ibo niye kofana diyorsun diyorum boş ver biraz şişirelim diyor neticede kofana değil ama iyi kaba bir lüfer
arkadaşı kabataşa bıraktım kabataştada yemliye yatmışlar ve oradanda yemlide 3 tane aynı büyüklükte lüfer çıktı 11 gibi ayrıldım kabataştan ve gün boyu ne oldu bilemiyorum yarın yani cuma günü poyrazın 2. günü olacak ve belki suyun akım şartları dipteki hayatı birazdaha şekillendirmiş olacak kimbilir
Bu kadar yazı bir lüfer içinmi derseniz evet bir lüferin değil ama onu yakalayan kişini günlüğü olarak düşünebilirsiniz birde yazasım geldi

Başımdaki şapka kulağımda bir ağrı meydana geldi onu rüzgardan korumak için yani henüz kar yağmadı
resimdeki karagözde güzelcedeki balıkcı ağlarından çıkmış çok hoş bir balıktı resimlemek istedim